Tenin üstündeki ilk yangında gizli olan korku
susar tenin altındaki o yangının yüceliğinde.
Viyolonselin ilk notasındaki o haykırışta gizlidir,
ürkek çocukların amansız cesareti.
Annenin yaktığı ilk ateşte barınır;
umudun sesi,
korkunun eceli
ve korkusuzluğun cesedi.
Tanrı gizlenir kalbimizden,
ayın karanlığı doldukça göğüs kafesimize.
Yutkunur insan
o ilk ürperti dolunca genzine,
elleri kalbini yoklar
Aradığı gizlenen Tanrı’nın kılıcıdır.
Tanrı’m seninle olan savaşımız da bitti,
yudum yudum içtik bahşettiğimiz o zehri!
Tanrı’m artık gündüz ateşi yakamaz,
gecenin karanlığı ürpertemez beni.
Korku,
göğüs kafesimde yuva değil
esarettir artık hıncında bilediğin.
Ve Tanrı’m,
umudun sesi
parmaklarımın ucundaki ateştir,
özgürce bilediğim.
Commentaires